BASIN KONSEYİ’NE
ŞİKAYETÇİ: Ali
İhsan Aksamaz
aksamaz@gmail.com
(Akbıyık
Değirmeni Sokak No: 33/B
34122
Sultanahmet- İstanbul)
ŞİKAYET EDİLENLER:
Mehmet Türker
ve
Sözcü Gazetesi
ŞİKAYET KONUSU: Mehmet Türker imzasıyla Sözcü
Gazetesi’nin 27 Kasım 2011 Pazar günlü nüshasında yayınlanan köşe yazısında; Lazca
olarak yayınlanan bir çocuk kitabı, Lazca, Lazca konuşanlar ve Lazca kitabı
yayınlayan yayınevi alenen aşağılanmakta ve hedef gösterilmektedir.
Şöyle ki;
1) Mehmet Türker, bu Lazca çocuk kitabını yayınlayanları ve
anadili Lazca olanları “elinoğlu” olarak niteleyerek negatif ayrımcılık
yapılmaktadır. Bu kitabı yayınlayanlar “elinoğlu” değil, bu ülkenin
yurttaşlarıdır. Yurttaş olarak yükümlülüklerini yerine getirmektedirler. Bu
insanların dedeleri en azından 1827- 1828 Osmanlı-Rus savaşlarından bu yana
kaderlerini bu Anadolu coğrafyası ile birleştirmişlerdir; Anadolu’dan yana
taraflıdırlar. Kurtuluş Savaşı’nda da iradi olarak her kademede tavırlarını Laz
olarak, Lazca konuşanlar olarak ortaya koymuşlardır. Nitekim Mustafa Kemal, 1
Mayıs 1920’de Mecliste yaptığı konuşmada Anadolu’nun etnik farklılıklarına
dikkat çekiyor ve kurtuluş mücadelesinin onların da hukukunu savunmak için verildiğini
duyuruyordu: “... Burada maksut olan ve
meclis-i alinizi teşkil eden zevat yalnız Türk değildir. Yalnız Çerkes
değildir.Yalnız Kürt değildir. Yalnız Laz değildir. Fakat hepsinden mürekkep
anasır-ı İslâmiyedir, samimi bir mecmumadır. Binaenaleyh bu heyet-i aliyenin
temsil ettiği, hukukunu, hayatını, şeref ve şanını kurtarmak için azmettiği
emeller, yalnızca bir unsur-u İslama münhasır değildir. Anasır-ı İslâmiyeden
mürekkep bir kitleye aittir.” Şair Nazım Hikmet de, “Memleketimden İnsan
Manzaraları” adlı eserinde Arheveli İsmail’in şahsında Lazların, Lazca
konuşanların Anadolu’nun kurtuluşuna olan katkılarına dikkat çekiyordu. Lazca
Anadolu’nun en eski ve yerli dillerinden birisidir. Konuşulması da, yazılması
da meşrudur.
2) Mehmet Türker,” Bir ülke, bir millet ancak böyle salam gibi
doğranıp dilimlere bölünür.” diyerek insanların doğuştan gelen meşru hem de
yasalar ve ilgili yönetmelikler tarafından güvence altına alınan haklarını
kullanmalarını “bölücülük” olarak nitelemektedir. Bir yerlere bu kitabı
yayınlayanları hedef göstermektedir. “Birileri bu durumdan görev çıkarırsa”
bunun sorumlusu kendisi olacaktır.
3) Mehmet Türker, “Lazca! Hangi Lehçe? Kaç kişi biliyor
Konuşuyor Lazcayı?” diye soruyor ve ardından da kendi cevaplıyor: “maksat
bölücülük olsun!” Mehmet Türker, bu söyledikleriyle, yalnızca Lazcayı
aşağılamakla kalmıyor, bu Lazca çocuk kitabını yayınlayanları da alenen hedef
gösteriyor.
TALEP: Türkiye’de
Lazlar vardır ve Lazca onların anadilidir. Lazca, Anadolu’nun diğer dilleri
gibi bu ülkenin zenginliğidir ve her türlü vasıta ile yaşatılması ve gelecek
kuşaklara aktarılması meşru bir haktır. Bu meşru hakkın kullanılmasını ve bu
hakkı kullananları hedef gösteren Mehmet Türker ve onun bu köşe yazısını
yayınlayan Sözcü Gazetesi, “Basın Meslek İlkeleri”nden en azından bir kaçını ve
özellikle de 13 numaralısını ihlal ederek Lazcaya, Lazlara ve Laz yayıncılara karşı
şiddet ve zorbalığı özendirici, insani değerleri incitici davranmaktadır. Konseyiniz
tarafından şiddetle kınanmalarını talep ediyorum.
Saygılarımla
(10. 12 . 2011)
Ali İhsan Aksamaz
EKİ: Adı geçen
köşe yazısı
+
BASIN KONSEYİ’NE,
İLGİ:
(a): 27. 11. 2011 tarihinde Mehmet Türker
adıyla yayınlanan köşe yazısı ve onu yayınlayan Sözcü Gazetesi hakkında 10.12.
2011 tarihinde aksamaz@gmail.com e-posta adresimden
Basın Konseyi’ne ilettiğim talebim;
(b): 12.12.
2011 tarihinde, ilgi (a)’ya ilişkin olarak Yurtiçi Kargo aracılığıyla
Basın Konseyi’nin yazışma adresime gönderdiği
cevap.
Lazca, Türkiye’nin anadillerinden birisidir; kişinin doğuştan edindiği ve
toplumsal hayatta onunla da öğrendiği ve kendisini ifade ettiği bir dildir.
Sözcü Gazetesi köşe yazarı Mehmet Türker’in göstermeye çalıştığı gibi, Lazca
çocuk kitabı yayınlamak, Lazcayı gelecek kuşaklara aktarma çabasında olmak
“bölücülük” değildir. Lazca küçümsenecek ve alay edilecek bir dil de değildir.
Mehmet Türker, Lazcaya karşı bütün bu negatif ayrımcılık içeren tutum ve
davranışları makalesinde sergilemekle kalmamış, üstelik Lazca yayın yapan
aydınları da hedef göstermiştir.
Konu bireysel olmadığı, bir kesim yurttaşı ve binlerce yılda oluşmuş maddi ve
manevi değerlerinin bir ifadesi olan Lazca hedef alındığı ve aşağılandığı için
uzlaşma teklifini kabul etmiyorum. İlgi (a)’daki başvurum doğrultunda ve ekteki
makalem de dikkate alınarak Mehmet Türker ve Sözcü Gazetesi hakkında işlem
yapılması talebimi burada bir kez daha tekrarlıyorum.
Saygılarımla.
14. 12. 2011
Ali İhsan Aksamaz
Adres: ..........................................
Telefon: ........................................